Minti uzun zamandır hayalini kurduğu bisiklete nihayet kavuşmuştur ve bu mutlu haberi en yakın arkadaşları Suzi ve Volki’yle paylaşır. Ancak hiçbiri bisiklet sürmeyi bilmiyordur, onlara bu işin sırrını öğretecek bir bisiklet ustası aramaya başlarlar. Komşu teyze, karşı dağın tepesinde oturan iyi bir usta önerir ama Minti sabırsızlık ederek yakın çevresindeki bisiklet ustalarına gitmeyi tercih eder. Gittikleri yerlerden umduklarını bulamayan Minti ve arkadaşları sonunda uzun bir yolculuğu göze alıp karşı dağa gitmeye karar verir. Bisiklet sürmenin inceliklerini öğrenmek için uzun ve engebeli bir yoldan geçmeleri gerekecektir.
Hikâye uzak bir diyarda, bir çocuğun hayaliyle başlar. Hayaller hayalleri besler, mutluluklar ortak oldukça çoğalır ve çocuklar çabalayarak hayallerine kavuşur. Ustanın da onlara dediği gibi, “Düşmeden öğrenilmez!”
Özge Bahar Sunar’ın bir solukta okunan bu masalsı öyküsüne, Polonyalı çizer Aleksandra Fabia-Tugal’ın büyüleyici çizimleri eşlik ediyor.